Zanaat Harikası Oolong Çayı

14-11-2022 14:35
Zanaat Harikası Oolong Çayı

Tam bir zanaat harikası olan Oolong çayı, ustasının işleme şekline göre birbirinden değişik renk ve kokulara bürünmektedir. Tat olarak siyah çay ile benzerlik gösterse de daha pürüzsüz ve yumuşak bir tada sahiptir.

Oolong çayı yıllar boyunca yoğun aroması ve sağlığa faydaları sayesinde çay severlerin favorileri arasında yer almıştır. Kökeni Çin’e uzanmakta olan çay, ağırlıklı olarak Çin’de üretilse de Tayland, Vietnam, Japonya ve Hindistan dâhil birçok ülkede üretilip sevilerek tüketilmektedir.

Zanaat harikası Oolong’un hikâyesi

Özellikle Uzak Doğu’da çok uzun yıllardır geleneksel olarak kullanılmıştır. Asya ülkelerinde sevilerek tüketilen Oolong çayına ismini verenin onu tesadüfen keşfeden çiftçi Wu Liang olduğu düşünülmektedir. Wu Liang hasat zamanı bir geyik tarafından dikkati dağılıp o gün çay yapraklarını toplamayı unutmasıyla gün boyunca güneş atında kalan çay yaprakları doğal yollarla solarak okside olmaya başlamıştır. Çiftçi tarafından daha sonra boşa gitmesin diye toplanan yapraklar işlenme esnasında rengini koruyabilmesi için fazladan oksidasyona maruz bırakılır ve Oolong çayının ilk kez böyle üretildiği bilinmektedir.

Bir başka hikâye ise adını ‘wulong’ denilen Çin ejderhasından aldığı yönündedir. Oolong çayının yaprakları mistik Çin ejderhasına benzeyen kıvrımlı şekle sahiptir.

Camellia Sinensis bitkisi yaprakları olgunlaştıktan, güneş altında doğal yollarla solmasından sonra tomurcuklarıyla birlikte hasat edilmektedir. Bu bitkinin yapraklarından üretilen dört çay çeşidi (siyah, beyaz, yeşil, oolong) arasında Oolong çayı okside edilme oranına göre değişkenlik gösteren kendine özgü aroma ve tada sahiptir. Genel olarak yarı fermente kabul edilen Oolong çayı bu yönüyle yeşil ve siyah çaylarının arasında konumlandırılmaktadır. Yeşil çaydan daha uzun süre fermente edilirken siyah çaydan daha kısa süre fermente işlemi görmektedir. Ayrıca antioksidan bakımından oldukça zengindir.

Oolong çayı, tüketim oranı çok fazla ancak üretim oranının daha az olmasından dolayı kolaylıkla bulunabilen bir tür değildir. Oolong çayı üretim aşamalarındaki zorluk sebebiyle belirli bölgelerde yetiştirilip, tüketime hazır hale getirilmektedir. Dünyanın sadece %2’sinde üretilmektedir. Ayrıca çayın raf ömrünü korumak da zordur. Diğer çaylarda kullanılan yöntemler Oolong çayının aromasını bozmaktadır. Bu sebeple çok uzun süreler boyunca muhafaza etmek kolay değildir.

Sporcuların tercihi oolong çayının sağlığa faydaları

Sağlığa faydaları sebebiyle trendlere yükselen Oolong çayı en çok da zayıflamaya katkısından dolayı ilgi görmektedir. Ayrıca Oolong çayı zayıflamak isteyenlerin vazgeçilmezleri arasında yer almaktadır.

İnsan metabolizmasını hızlandırıp yağ yakmaya katkıda bulunması, odaklanmayı sağlaması, hem fiziksel hem zihinsel zindelik ve uyanıklık oluşturması sebebiyle sporcular tarafından özellikle tercih edilmektedir.

Dünyanın her yerinde tercih edilme sebeplerinin en başında Oolong çayının faydaları gelmektedir.

  • Detoks etkisi sebebiyle cilt sağlığına faydaları, düzenli kullanımda sivilce ve siyah noktalardan kurtulmaya yardımcı olduğu,
  • Derinin yenilenmesine destek olması sebebiyle özellikle egzama gibi cilt hastalıklarının tedavisinde sıklıkla tercih edildiği,
  • İçerdiği vitamin ve mineraller bakımından düzenli kullanıldığında vücuda enerji verip ve bu sayede tüm gün zinde kalmaya katkıda bulunduğu,
  • Kafein içermesi sebebiyle zihinsel uyanıklık etkisi gösterdiği,
  • Sindirim sistemini rahatlatıp, bağırsak mikrobiyonumu koruduğu,
  • Ayrıca zayıflamaya sağladığı katkılar sebebiyle obezitenin önüne geçmeye de yardımcı olduğu bilinmektedir.

Oolong çayını doğru demlemenin sırrı

Ayrıca Oolong çayından en etkili şekilde verim alabilmek için doğru yöntemle demlemek gerekmektedir. Oolong çayını demlerken porselen demlik kullanılması tavsiye edilir. Porselen kullanmak çayın aromasını ve tadını korur ve sizin daha fazla verim almanızı sağlar.

Geleneksel sunumda kahve yanında lokum ve şerbet ile servis edilmektedir. Gelen misafirlere lokum ikram edilmesi misafirin gözünde ev sahibinin değerini ve konumunu yükseltmektedir.

Standart demlemede bir kaşık çayın sıcak 200 ml suda 15 dakika demlenmesi tavsiye edilir. Çay miktarındaki artış, uzun demleme süresi çayın tadında bozulmalara sebep olabilmektedir. Oolong çayı, sıcak suya eklenmeden önce yıkanıp süzülmesi durumunda daha verimli hale gelmektedir.

Oolong çayı, diğer çay türlerinden avantajlı olarak birden fazla kez demlenebilecek aromaya sahiptir. Bu demleme yöntemi ise Tayvan geleneklerinden gelmektedir.

İlk demlik çayı demlemeden önce, çaydanlık kaynamış su ile doldurulup kısa bir süre bekledikten sonra boşaltılır. Ardından, ilk demleme için çaydanlık tekrar doldurulur ve çay yaprakları eklenmelidir. İlk demleme için yaklaşık 50 saniye yeterlidir. Ardından su boşaltılmalı ve yaprakların üzerine yeni sıcak su eklenmelidir. Birbirini izleyen her demleme için süreye 10-15 saniye eklenmektedir. Üçüncü demlemeden sonra, birbirini izleyen her demleme için en fazla iki dakika gerekir.

Kaliteli çay yaprağına bağlı olarak 5-8 kez demlenebilir. Tayvanlı Oolong çaylarının çoğu en az beş kez ve çoğu zaman daha fazla demlenebilir.

Farklı tatlarla harmanlanan Oolong çeşitlerini keşfedin!

Daha farklı tatlar elde etmek için Oolong çayını çeşitlerine göz atabilirsiniz.

 

Lemon Oolong: Oolong çayının limon kabuğu ve portakal nergisi harmanlanmış enfes şeklidir.

Yaseminli Oolong: Yasemin yapraklarının Oolong çayı ile uyumunu yansıtan uzak doğu çayı, uzak doğunun lezzetinizi sofralarınıza taşır.

Ginseng Oolong: ‘Kral Çay’ olarak bilinen Ginseng Oolong çayı vücuttaki uyarıcıların ve enerji seviyesinin yükselmesine yardımcı olur.

Gaban Oolong: Sinir sisteminde sakinleştirici bir etkisi olmakla birlikte karamel görünümü ve zengin aroması ile diğer Oolong çaylarından ayrılır.

Milk Oolong: Tayvan bölgesine özgü üretim teknikleriyle Milk Oolong çayı kendiliğinden gelen hafif krema ve süt aromasına sahiptir.

 

 

IdeaSoft® | Akıllı E-Ticaret paketleri ile hazırlanmıştır.